Cennet Bahçesi, İncil’de Tanrı’nın Adem ve Havva’nın asıl evi olarak hizmet etmek üzere yarattığı özel bahçe olarak görünür. Bu ilk insan çiftinin bahçedeki belirli bir ağacın meyvesini yemesi yasaklanmıştı. Allah’a itaatsizlik edip yine de onu yedikleri iyi bilinmektedir. Bu hikayenin özel bir bahçe ve yasak meyveyi içeren bir versiyonu, Hesperides’in Bahçesi olarak bilinen Yunan mitolojisinde de geçmektedir.
Hesperides’in Bahçesi
Cennet Bahçesi, Yunan mitolojisindeki Hesperides Bahçesi ile pek çok benzerliğe sahiptir. Hesperides, akşamı, gün batımının altın ışığını ve uzak batıyı temsil eden bir grup peri (daha az kadın tanrılar sınıfı) idi. Eski Yunanlılar bu yönde özel bir bahçeleri olduğuna inanıyorlardı.
Bazı belgeler onu Titan Atlas’ın bölgesine yerleştiriyor. Bazıları Kuzey Afrika’daki Atlas Dağları’nın yakınında olduğunu düşünüyordu. Yaşlı Pliny onu Fas’a yerleştirirken, Strabo onun İber Yarımadası’ndaki Tartessos’ta olduğunu düşünüyordu.
Ne olursa olsun, Hesperides Bahçesi Yunan tanrıçası Hera’nın özel bahçesiydi. Kayıtlar farklılık gösteriyor ancak orada yalnızca bir ağaç veya koru yetişiyor. Bu ağacın veya korunun dalları doğada gördüğümüzden farklı olarak özel altın elmalar üretiyordu.
Yasak meyve
İncil’deki Cennet Bahçesi hikayesinin temel unsurlarından biri, belirli bir ağacın meyvesinin yasaklanmış olmasıdır. Yunan mitolojisindeki efsanelerle bağlantısı nedir?
Efsaneye göre Zeus ile Hera evlendiğinde çeşitli tanrılar Hera’ya düğün hediyeleriyle gelirler. Bunların arasında, altın elmalar taşıyan dallar sunan, tüm yaşamın atalarının annesi olan tanrıça Gaia da vardı. Çok hayranlık duyan Hera, Gaia’ya onları bahçelerine dikmesi için yalvardı ve o da bunu yaptı.
Daha sonra Hera, Hesperides’i onlara bakması için bahçesine yerleştirdi. Ancak bazen altın elmaları kendileri topladılar. Hera bu durumdan çok mutsuzdu çünkü elmaların çok özel olduğu belliydi.
Onlara güvenmeyen Hera, ağacın ya da korunun dalları arasına Ladon adında bir yılan da yerleştirir. Bu, Bahçenin altın elmalarını korudu ve Hesperides’in daha fazlasını almasını engelledi.
Cennet Bahçesi ile Hesperides’in Antik Yunan Bahçesi Arasındaki Benzerlikler
Hesperides Bahçesi’ne ve onun yasak meyvesine ilişkin bu genel bakıştan, bunun İncil’deki Cennet Bahçesi’ne nasıl karşılık geldiğini görelim.
Her iki durumda da bahçe, ilahi bir varlığın yarattığı ayrıcalıklı bir mekandır. Cennet Bahçesi’nde İsrailoğullarının Tanrısı, Hesperides Bahçesi’nde ise onu yaratan yaşam tanrıçası Gaia’dır.
Her iki bahçe de özel ve eşsiz meyveler üretmiştir. Her ne kadar Cennet Bahçesi’nin yasak meyvesi görünüşte fiziksel olarak sıra dışı olmasa da, benzersiz bir role sahipti ve Adem ile Havva’ya yasak olan tek meyveydi. Hesperides Bahçesi örneğinde meyve özeldi ve Cennet Bahçesi’nin yasak meyvesi gibi yasaktı.
Tıpkı İncil öyküsünde Havva’nın Tanrı’ya itaatsizlik edip meyveyi aldığını anlatması gibi, Yunan mitolojisi de Hesperides’i meyveyi kendileri için alan kişiler olarak sunar.
Son olarak, tıpkı Kutsal Kitap’ın Cennet Bahçesi’nin yasak meyvesini özel bir yılanla ilişkilendirmesi gibi, Hesperides Bahçesi’nin yasak meyvesi de yılan Ladon’la ilişkilendirilir.
Her ne kadar iki anlatım arasında Ladon’un ayartıcı olmaktan çok koruyucu rolü gibi dikkate değer farklılıklar olsa da, iki hikaye arasındaki benzerlikler dikkat çekicidir. Bu benzerlikler, ortak bir kültürel kökene veya etkiye işaret ediyor ve bu da iki hikayenin sonuçta ilgili geleneklerden kaynaklanabileceği sonucunu makul kılıyor.