Yemen çölünde, insanın zorlu ortamlara uyum sağlama yeteneğini simgeleyen kerpiç gökdelenleriyle antik Shibam şehri yatıyor.
Yemen’in antik surlarla çevrili şehri Şibam’ın tarihi 16. yüzyıla kadar uzanıyor ve dünyada dikey inşaatın kullanıldığı en eski şehir. İngiliz kaşif Freya Stark, 1930’larda Shibam’la karşılaştığında ona “Çölün Manhattan’ı” adını verdi. Bu kerpiç metropol karmaşık bir tasarıma sahiptir ve konumu ve kentsel planlaması, insanlığın tarih boyunca sahip olduğu stratejik yeteneklerin bir kanıtıdır.
Şibam, Yemen’in antik müstahkem şehri
Yemen’deki antik Şibam şehri, düşmanca bir ortamda bir mühendislik harikasıdır. Boş Mahalle’nin çölünde yer alan bu şehrin sakinleri, gelişen bir koloni yaratmak için mevcut kaynakları kullandı.
Şehir, sular altında kalan devasa bir vadinin veya nehir vadisinin üzerindeki yüksek bir platoda bulunuyordu. Konumun birden fazla işlevi vardır. Çevredeki vadiye bakış açısı, Shibam’a bir zamanlar düşmanları püskürtmek için avantajlı bir şekilde kullanılan bir görüş noktası sağlıyor.
Her ne kadar yüksekte olsa da Shibam, nüfusa sulama ve içme için hayati önem taşıyan tatlı su kaynağına erişim sağlayan nehir vahasından çok uzakta değil. Bu durum, yerel halkın çeşitli sebzeler ve yonca gibi şifalı bitkiler yetiştirdiği Shibam’ın çevresindeki tarım arazilerinde de görülmektedir.
Shibam’ın kentsel planlaması hem eski hem de yeni standartlara göre tek kelimeyle inanılmaz. Şehir, müstahkem bir çevreyle çevrelenmiş dikdörtgen bir ızgara üzerine inşa edilmiştir. Şehrin düzeni hem sıradan vatandaş için verimli hem de vadideki yüksek konumundan yararlanan şehrin savunma yetenekleri için bir nimet.
Ancak Yemen’deki Şibam Antik Kenti’ni benzersiz kılan şey, binaları. Şehrin gökdelenleri yedi kata ulaşıyor; bu, inşa edildiği dönem için kayda değer bir başarı. Binalar kasabayı çevreleyen topraktan inşa ediliyor ve yerel kir, saman ve suyun sıcak çöl güneşi altında günlerce pişmeye bırakılmasıyla birleştirilerek tuğlalar oluşturuluyor.
Binaların zemin katları tahıl deposu olarak hizmet verirken, birinci katın penceresiz yapısı tahılları koruyor. Üst katlar ise ortak alan ve daire olarak kullanılıyor. Bazı köprüler, bir binadan diğerine ulaşımı kolaylaştırmak ve tehlike zamanlarında kaçış yolu olarak çamurdan gökdelenleri birbirine bağlar.
Yemen’deki durum kötüleştikçe antik Şibam şehri de büyük zorluklarla karşı karşıya kalıyor. Son yıllarda hava şartları, Shibam’ın ünlü çamur gökdelenlerini tehdit etti. Bombalamaların bazı eski binalara zarar vermesiyle Yemen’deki iç savaş da kent için önemli bir tehdit oluşturuyor.