Arkeologlar yakın zamanda, eski bir gemi enkazının, Yunan tarihçi Herodot’un yaklaşık yirmi beş yüzyıl önce Mısır gemilerine ilişkin gözlemlerinde haklı olduğunu kanıtladığını söyledi.
Nil Nehri’nde, sular altında kalan antik Thonis-Heracleion kenti yakınlarında bulunan batık, “baris” adlı bir gemiye aitti. Tam olarak bu gemi türü, Herodot tarafından Mısır’daki Thonis-Heracleion liman kentine yaptığı ziyaretin ardından “Tarihler” (Yunanca: ἹΣΤΟΡΙΑΙ) metninde ayrıntılı olarak anlatılmıştır.
Herodot, insanların Nil’i geçmek için kullanılan gemiyi inşa etme şekline hayran kalmıştı.
Yüzyıllar boyunca bilim adamları ve arkeologlar, Herodot’un tarif ettiği gemi tipinin gerçekte hiçbir zaman var olmadığına, çünkü bu tür gemilerin Dünya’da hiç kimse tarafından keşfedilmediğine inanıyorlardı.
Gemi enkazı, Yunan tarihçi Herodot’un Mısır gemileriyle ilgili iddialarını doğruladı
Bu teori yakın zamanda bir grup arkeologun Mısır kıyılarında, Akdeniz yakınında, Nil’in Kanopik ağzında iyi korunmuş bir gemi enkazı keşfetmesiyle sorgulandı.
Arkeologların sulara daldıklarında gördükleri şey, Herodot’un neredeyse 2500 yıl önce kitabında mükemmel bir şekilde tanımladığı türden bir gemiydi.
Bu Nil batığı, Herodot’un Mısır gemileri hakkında yalan söylemediğinin ilk kanıtıdır https://t.co/b3yM3nBPrs pic.twitter.com/DDH7FZjDIh
– Denizciler Derneği SA (@SailorsSocSA) 19 Mart 2019
28 metre uzunluğundaki bu gemi, eski çağlarda Mısırlıların ticaret amacıyla kullandıkları ilk gemilerden biriydi. Herodot’un kitabında anlattığı gemiler tamamen aynı tip gemi olmalı ama biraz daha küçüktüler.
Oxford Üniversitesi Denizcilik Arkeolojisi Merkezi Direktörü Dr. Damian Robinson şöyle açıklıyor: “Levhalar gövdeyi oluşturmak için bir araya getirildiğinde genellikle bir kalasın diğerine sabitlenmesini sağlayan zıvana ve zıvana bağlantılarıyla bağlanırlar. »
Robinson, İngiliz The Guardian gazetesine röportaj verenlere “Burada başka hiçbir yerde göremeyeceğiniz çok benzersiz bir inşaat biçimiyle karşı karşıyayız” dedi.
Herodot’un bu tür gemileri gördüğünde bu kadar şaşırmasının nedeni büyük ihtimalle bu benzersiz yapım yöntemiydi. Ünlü tarihçi, gemi yapımında kullanılan ve kendisinin hiç bilmediği özel ağaç türleri karşısında da hayrete düşmüştü.
Arkeologlar, Herodot’un metninin kelimesi kelimesine analizi, geminin görünümüyle yakından eşleştiğinden, Herodot’un gördüklerinin, keşfettikleri gemiyle aynı tersanede inşa edilmiş olabileceğine inanıyorlar.
Herodot, tarihsel konuları sistematik bir araştırma yöntemi kullanarak ele alan ve evrensel olarak “Tarihin Babası” olarak kabul edilmesine yol açan ilk yazar olan Yunan tarihçiydi.
Yunan-Pers Savaşları’nın ve zamanın diğer önemli olaylarının tarihini, “o zamana kadar” yapıldığı gibi, hepsi tanrıların neden olduğu kuru, rutin bir olaylar listesi olarak değil, aksine kaydetmeyi kendine görev edindi. Orada bulunanların görgü tanıklarının ifadelerini mantık kullanarak sistematik bir şekilde toplayıp analiz ederek.
En azından günümüz tarihçilerinin metodolojisi ve hedefinin bu olduğu çok açık görünüyor.