İsrail, bu ayın başlarında İran’ın roket yağmuruna tutulmasının ardından Cuma akşamı ve Cumartesi günü erken saatlerde İran’a karşı bir dizi misilleme hava saldırısı düzenledi.
26 Ekim 2024’te İsrail, İran’ın askeri hedeflerine yönelik bir dizi hava saldırısı düzenledi. Bu, iki ülke arasında uzun süredir devam eden gerilimin tırmanmasındaki son gelişme.
En son askeri operasyon, İran’ın bu ayın başında İsrail topraklarına 200’den fazla füze fırlattığı balistik füze saldırısına İsrail tarafından verilen doğrudan bir yanıttı.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), operasyonun İran’ın “askeri altyapısına” yönelik “kesin saldırılar” içerdiğini söyledi.
“İsrail’in İran’ın İsrail’e yönelik saldırılarına vereceği tepkiyi artık tamamladığımızı doğrulayabilirim. IDF’nin sosyal medya platformlarında yayınlanan bir videoda, İran’daki askeri hedeflere hedefli ve hassas saldırılar gerçekleştirerek İsrail Devleti’ne yönelik acil tehditleri bertaraf ettik” denildi.
Saldırılar toplamda üç dalga halinde gerçekleştirildi ve İsrail ordusu, operasyonun Cumartesi günü şafak sökmeden sona erdiğini doğruladı.
İsrail’in İran’a yönelik hava saldırıları hangi bölgelerde gerçekleşti?
Saldırılar, gerilimi en aza indirmek amacıyla nükleer tesislerden veya enerji altyapısından kaçındı; zira böyle bir hareket büyük ihtimalle İran’ı karşılık vermeye zorlayacaktır.
İran medyası, başkent Tahran ve çevresinde ve çevresindeki askeri bölgelerde çok sayıda patlama yaşandığını bildirdi.
Ancak İran topraklarında büyük bir hasar veya can kaybı yaşanmadı. İranlı yetkililer saldırıların önemini küçümserken, İran televizyonu patlamalardan bazılarının gelen mühimmatlara tepki veren hava savunma sistemlerinden kaynaklandığını bildirdi.
Uluslararası toplum dikkatli olunmasını tavsiye ediyor
ABD Başkanı Joe Biden, önceki gün ve haftalarda İsrail’i İran’ın nükleer tesislerini veya petrol sahalarını hedef almaması konusunda uyarmıştı; zira bu, özellikle Amerika’daki başkanlık seçimlerinden önceki günlerde daha geniş bir bölgesel çatışmadan kaçınmak için hayati önem taşıyordu.
İsrail ile İran arasındaki çatışma, Hamas’ın İsrail’e saldırarak 1.200’den fazla can kaybına yol açtığı 7 Ekim 2023’ten bu yana önemli ölçüde yoğunlaştı.
Lübnan’daki Hizbullah gibi bölgedeki diğer İran vekillerinin de olaya dahil olması durumu daha da karmaşık hale getiriyor.
İran defalarca kendi topraklarına yönelik herhangi bir saldırıya orantılı bir karşılık vermekle tehdit ederken, İsrail de İran’la temasa geçme nedeni olarak Tahran ve vekillerinin saldırılarına karşı meşru müdafaa hakkını kullanmaya devam ediyor.
Başta ABD ve AB olmak üzere uluslararası toplum, herkesi, zaten gergin olan krizin daha da tırmanmasından kaçınmaya çağırıyor; bu, durumu bilinmeyen sonuçları olan daha geniş bir bölgesel çatışmaya dönüştürebilir.