İşsizlik yardımı almak isteyen ABD vatandaşlarının sayısı önemli ölçüde arttı. Çalışma Bakanlığı’na göre işsizlik maaşı başvuruları Ağustos ayının üçüncü haftasında 4.000 artarak 232.000’e çıktı. Ancak dört haftalık ortalama 750 düşüşle 236.000’e düştü.
Genel bağlam daha cesaret verici değil. 10 Ağustos haftasında yaklaşık 1,86 milyon Amerikalı işsizlik yardımı alıyordu; bu rakam bir önceki haftaya göre neredeyse 4.000 kişi daha fazlaydı.
Temmuz ayındaki zayıf istihdam sonuçları göz önüne alındığında bu rapor hiç de şaşırtıcı değil. Temmuz ayı boyunca işverenler yalnızca 114.000 ek iş yarattı; bu, Ocak-Temmuz dönemi ortalamasının çok altında. Bu dönemde ayda ortalama 218.000’e yakın iş yaratıldı.
Çalışma Bakanlığı, özellikle ABD ekonomisinin Nisan 2023 ile Mart ayları arasında 818.000 daha az iş yaratması nedeniyle büyüme eksikliği konusundaki endişelerini dile getirdi. Bu rakam başlangıçta açıklanan rakamın çok altında.
Federal Reserve, ABD’de artan işsizliğin ortasında hâlâ enflasyonu yönetmekte zorlanıyor
Federal Reserve, 2022 ve 2023 yıllarında gösterge faiz oranını 11 kez artırarak 23 yılın en yüksek seviyesine çıkardı.
Ancak bu önlemler uygulamaya konduğundan beri enflasyon düştü. Haziran 2022’deki %9’un üzerinde olan oran, Temmuz 2024’te %2,9’a düştü; bu da son üç yılın en düşük seviyesi. Bu şaşırtıcı seviye, ABD’de resesyon korkusunun azalmasına yardımcı oldu.
Buna rağmen uzmanlar, özellikle Kasım seçimleri yaklaşırken ABD iş piyasasının durumu konusunda endişelerini sürdürüyor.
Anketler, Amerikalıların hem enflasyon hem de iş piyasası konusunda endişe duyduğunu, seçmenlerin ise en çok tüketici fiyatlarıyla ilgilendiğini gösterdi.
Ağustos 2024’te tüketici fiyatları, ülkede enflasyonun hızlı yükselişine başlamadan hemen önce, 2021’e göre %19 daha yüksek.
Federal Reserve’ün faiz indirimleri kaçınılmaz görünüyor ancak bu indirimler ne kadar büyük olacak?
ABD ekonomisinin mevcut durumu, birçok analistin Federal Reserve’ün faiz indirimlerinin kaçınılmaz olduğu sonucuna varmasına yol açtı. Ortaya çıkan soru bunların ne kadar büyük olacağıdır.
Capital Economics’in Kuzey Amerika baş ekonomisti Paul Ashworth, “Temmuz TÜFE raporunun muhtemelen biraz cesaret verici olarak tanımlanabileceğine inanıyor. “Eylül ayında 25 baz puanlık bir faiz indirimini destekliyor ancak aynı zamanda fiyat baskılarının 50 baz puanlık daha büyük bir indirimi haklı çıkaracak şekilde çöktüğünü öne sürmüyor.”
Bu ekonomik söylem kafa karıştırıcı görünebilir ama aslında öyle değil. Temel puanlar, finansta faiz oranları gibi değişiklikleri yüzde olarak tanımlamak için kullanılan bir ölçü birimidir. Bir baz puan %0,01’e eşittir. Çalışma Bakanlığı’na göre işsizlik maaşı başvuruları Ağustos ayının üçüncü haftasında 4.000 artarak 232.000’e çıktı.
Ashworth, Federal Reserve’ün faiz oranlarını 25 baz puan düşüreceğinden bahsederken aslında Federal Reserve’ün faiz oranlarını yüzde 25 düşüreceğini söylüyor.
Bu sadece Ashworth’un bir önerisi. Wells Fargo ekonomistleri, “giderek endişe verici bir işgücü piyasası ortamında, Fed’in enflasyonu hedefine yeterince yakın olarak değerlendirmesini ve bir sonraki toplantıda faiz oranlarında düşüş döngüsüne girmesini bekliyoruz” dedi.
Sonuçta ABD piyasasının mevcut durumu, Federal Reserve’ün faiz indirimlerinin kesin boyutunu tahmin etmeyi çok zorlaştırıyor.