Kuzey Yunanistan’daki Skouries altın madenindeki yetkililer Perşembe günü yaptığı açıklamada, 2025’te başlayacak olan 740.000 tonluk kanıtlanmış bakır yatağının keşfedildiğini söyledi.
Ayrıca 3.630.000 onsluk kanıtlanmış ve muhtemel altın rezervi de keşfedildi.
Halkidiki Skouries madeni, bölgenin haklarına sahip olan Kanadalı madencilik devi Eldorado Gold’un bağlı kuruluşu Hellas Gold’un madencilik faaliyetlerinin “mücevheri” olarak değerlendiriliyor.
Atina-Makedonya Haber Ajansı’na (AMNA) göre şirket yöneticileri, Skouries için artık “son aşamada” olduklarına inanarak iyimserliklerini dile getirdi.
Projeye halihazırda 800 milyon dolardan fazla para yatırıldı.
Skouries’te en az bin kişi çalışıyor ve bu sayı ilk etapta önümüzdeki 6-7 ay içinde bin 300’e çıkacak. Hellas Gold yöneticileri, madenin verimli bir şekilde çalışabilmesi için yeni personelin eğitileceğini söyledi.
Yunanistan’ın Halkidiki kentinde altın ve bakır yatakları
Keşfedilen bakır, “daha yeşil” bir ekonomiye geçişte önemli bir stratejik hammadde oluşturuyor. Bakır, dijital ve elektrikli cihazlar ile elektrikli araçlara yönelik piller de dahil olmak üzere çeşitli teknolojilerde kullanılıyor.
Yunan hükümeti, bu yatırım aracılığıyla 2012-2023 döneminde 550 milyon euro (600 milyon dolar) vergi geliri elde etti ve gelecekte yatırımın tam olarak gelişmesiyle birlikte iki milyar eurodan fazla vergi geliri toplaması bekleniyor.
‘Eldorado Gold’un başkanı ve CEO’su George Burns, “Odak noktamız artık projenin yürütülmesine kayıyor; ilk üretimin 2025’in ikinci yarısında yapılması bekleniyor, ardından tesisleri optimize ederken hızlanma bekleniyor” dedi.
“Skouries üretime geçtiğinde Eldorado’nun toplam altın üretimi ve nakit maliyet profili üzerinde önemli bir etkiye sahip olacak ve bakır gelirleri yoluyla işimizi çeşitlendirecek” diye ekledi.
Projeye güçlü muhalefet
Şirketin Skouries’te önerdiği altın madeni projesi çevreci grupların ve yerel toplulukların güçlü muhalefetiyle karşılaştı. Ormansızlaşma, su kirliliği ve biyolojik çeşitliliğin zarar görmesi de dahil olmak üzere çevre üzerindeki potansiyel olumsuz etkiler konusunda endişeler dile getirildi.
Birçok bölge sakini ve aktivist, geçim kaynakları, sağlıkları ve yaşam kaliteleri üzerindeki olası olumsuz etkiler konusundaki endişelerini dile getirerek projeye karşı çıktı.
Çevresel gruplar ve yerel topluluklar projenin gelişimini engellemek için mücadele ederken, proje izin süreci boyunca gecikmeler ve yasal zorluklarla karşı karşıya kaldı.
Antik çağlardan kalma altınlarıyla ünlü Yunanistan’daki Halkidiki
Eski Yunanlılar yetenekli madenciler ve metalürjistlerdi ve Halkidiki’nin altın kaynaklarını takı, madeni para ve diğer değerli eşyaları üretmek için kullandılar. Bölge özellikle Sithonia ve Kassandra dağlarındaki altın madenleriyle ünlüydü.
Halkidiki’de Tunç Çağı’na kadar uzanan altın madenciliği faaliyetlerine dair kanıtlar bulunmaktadır ve bölge, Klasik ve Helenistik dönemler boyunca önemli bir altın kaynağı olmayı sürdürmüştür. Eski Yunanlılar, Halkidiki altının tanrıların bir hediyesi olduğuna ve genellikle zenginlik, güç ve ölümsüzlükle ilişkilendirildiğine inanıyordu.
