Kasırgalar dünyadaki en güçlü ve tehlikeli fırtınalar arasındadır. Karaya çarptıklarında çok fazla hasara neden olabilirler, ancak çarpmadan önce belirli koşullar altında ılık okyanus suları üzerinde oluşurlar.

Kasırgaların oluşması için genellikle 27°C (80°F) veya daha yüksek sıcaklıktaki ılık suya ihtiyaç vardır. Bu fırtınalar genellikle güneşin okyanusu ısıttığı ekvator yakınında başlar. Su ne kadar sıcaksa, fırtınaya güç sağlamak için o kadar fazla enerji kullanılabilir. Su ısındıkça hava da ısınır.

Sıcak hava nasıl yükselir

Sıcak hava, soğuk havaya göre daha hafiftir. Yani ılık okyanus suyunun üzerindeki hava ısındığında gökyüzüne yükselir. Bu, su yüzeyinde alçak basınç alanı oluşturur. Düşük basınç, havanın daha hafif olduğu ve daha az aşağıya doğru itildiği anlamına gelir.

Sıcak hava yükseldikçe soğur. Böyle olduğunda fazla nemi tutamaz ve havadaki su buharı damlacıklara dönüşür. Bulutları oluşturan şey budur. Sıcak hava yükselip soğudukça daha fazla bulut oluşur ve fırtına oluşur.

Rüzgârlar esmeye başlıyor

Şimdi sıcak havamız yükseliyor ve bulutlar oluşturuyor ama henüz bir kasırgamız yok. Bir sonraki adım rüzgardır. Isınan hava yükseldikçe, daha yüksek basınçlı ortam havası içeri girerek boşluğu doldurur. Havanın bu hareketi rüzgarı yaratır.

Dünya döndüğü için rüzgar düz bir çizgide esmez. Bunun yerine dönmeye veya dönmeye başlar. Coriolis etkisi adı verilen bu dönme etkisi, rüzgarların fırtınanın merkezi etrafında dönmesine neden olan şeydir. Hava yükselip soğudukça rüzgarlar kuvvetlenir ve fırtına şekillenmeye başlar.

Bir kasırganın oluşumu

Rüzgâr hızlandıkça fırtına da güçleniyor. Bu fırtınanın merkezinde “göz” adı verilen bir alan var. Kasırganın gözü genellikle sakindir, rüzgar çok azdır veya hiç yoktur. Göz çevresinde kuvvetli rüzgarlardan ve şiddetli yağmurdan oluşan ve “göz duvarı” olarak bilinen bir halka bulunur. Burası kasırganın en tehlikeli kısmı çünkü rüzgarlar burada en kuvvetli esiyor.

Fırtınanın rüzgarları saatte 74 mile (saatte yaklaşık 120 kilometre) ulaşırsa kasırgaya dönüşür. Bu hıza ulaşmadan önce oluşan fırtına, şiddetine göre tropik çöküntü veya tropikal fırtına olarak adlandırılır.

Kasırgalar Nasıl Güçleniyor?

Kasırgalar, ılık okyanus suları üzerinde kaldıkları sürece daha da güçlenebilir. Sudan gelen ısı, fırtınanın devam etmesi için ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlar. Fırtına ne kadar çok ısı emebilirse o kadar güçlü olur.

Bir kasırga daha soğuk sularda veya karada hareket ettiğinde zayıflamaya başlar. Bunun nedeni enerji kaynağını kaybetmesidir. Ancak zayıflamış bir kasırga bile yine de şiddetli yağmur getirebilir ve sele neden olabilir. Bu nedenle bu fırtınaları ciddiye almak önemlidir.

Kasırgaların karaya etkisi

Kasırgalar karaya ulaştığında çok büyük hasara neden olabilirler. Şiddetli rüzgarlar ağaçları, elektrik hatlarını ve binaları yıkabilir. Şiddetli yağmur sele neden olabilir ve “fırtına dalgaları” adı verilen büyük dalgalar, suyu iç bölgelere iterek evleri ve yolları sular altında bırakabilir.

Bazı bölgeler, özellikle kıyı bölgeleri, kasırgalara diğerlerine göre daha yatkındır. Amerika Birleşik Devletleri’nde Florida, Teksas ve Louisiana gibi yerler genellikle kasırgaların yolundadır. Bu bölgelerde yaşayan kişilere genellikle önceden haber verilir, böylece hazırlıklı olabilirler veya tahliye edilebilirler.

Bilim Adamları Kasırgaları Nasıl Tahmin Ediyor?

Kasırgaları tahmin etmek önemli bir iştir. Bilim insanları okyanusları fırtına belirtileri açısından gözlemlemek için uyduları kullanıyor. Sıcak su üzerinde fırtına gruplarını ararlar ve hava hareketini takip ederler. Bir fırtınanın oluştuğunu gördüklerinde ona isim verirler ve yolunu takip ederler.

Fırtına güçlendikçe meteorologlar (meteorologlar) onun nereye gideceğini ve karaya ulaştığında ne kadar kuvvetli olacağını tahmin edebilirler. Bu, insanların ne zaman tahliye etmeleri veya başka güvenlik önlemleri almaları gerektiğini bilmelerine yardımcı olur.

Shares:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir