Ortadoğu daha geniş bir savaşa yaklaşıyor: Hamas'tan İran saldırısına

Özellikle Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın öldürülmesi, İsrail’in Lübnan’ı işgal etmesi ve İran’ın İsrail’e attığı 200’den fazla roketin ardından Ortadoğu’da topyekün savaş ihtimali giderek artıyor.

New York Times’ta yer alan bir makaleye göre, bugün bölgedeki durum, Altı Gün Savaşı olarak bilinen 1967 Arap-İsrail Savaşı’ndan bu yana en kritik durumda. Bu, İran’ı füze fırlatarak karşılık vermeye zorlayan son gelişmedir.

Böylece başlangıçta sınırlı gibi görünen bir çatışma, artık uluslararası toplum için pek çok soruna yol açabilecek, öngörülemeyen sonuçları olan bölgesel bir savaşa dönüşmüştür.

Ortadoğu bıçak sırtında

İsrail açısından çatışma artık topyekun bir savaşa dönüşüyor. İsrail’in ABD’deki eski büyükelçisine göre, “bu savaş, ulusal hayatta kalma mücadelemizdir.” Bu açıklama, askeri operasyonların ardından Tel Aviv’de hakim olan duyguyu yansıtıyor.

Öte yandan ABD’nin stratejisi İsrail’in İran’ın uranyum zenginleştirdiği Natanz ve İsfahan gibi nükleer tesislerine saldırmasını engellemek. Bu daha geniş bir tırmanmaya yol açacaktır.

Kasırganın gözünde, Biden’ın tavsiyesine rağmen İsrail’i Hizbullah ve İran’la doğrudan çatışmaya sokan kararlar alan Netanyahu var. Bütün bu faktörler bir savaş ortamı yarattı.

Bu noktada İran’ın bir sonraki adımına ilişkin önemli bir soru ortaya çıkıyor. Tahran, özellikle ABD’nin İsrail hükümetinin eylemlerini kontrol altına almaya çalıştığı bir dönemde İsrail operasyonlarının önümüzdeki haftalarda nasıl sonuçlanacağını görmeyi bekliyor olabilir.

İki ülke arasındaki gerilim yüksek seviyede ve herhangi bir yanlış karar, bölgedeki diğer ülkeleri de kapsayan daha geniş bir çatışmayı tetikleyebilir.

Analistler, nükleer silah edinmeyi İsrail ve ABD’nin askeri yeteneklerini dengelemenin tek yolu olarak görerek, mevcut krizin İran’ın nükleer programını hızlandırmasına yol açabileceği konusunda uyarıyor.

Aynı zamanda İranlı liderler, İsrail ve ABD’ye karşı daha sert bir çizgiyi savunan İslam Devrim Muhafızları Birliği’nin iç baskısıyla karşı karşıya kalacak.

Orta Doğu: İran neden İsrail’e saldırdı?

Görünüşe göre İranlı liderler, Devrim Muhafızları’nın baskısına boyun eğmiş ve son olayların ardından güç gösterisi olarak İsrail’e saldırı düzenlemişti.

İranlı yetkililere göre bu saldırı, Nasrallah’a düzenlenen suikasta ve üst düzey Hizbullah ve Hamas yetkililerinin hayatlarına mal olan diğer saldırılara bir yanıttı.

Geçen hafta suikasta uğraması, yeni Başkan Mesud Pezekian’ın İsrail’i ülkesinin konumunu zayıflık olarak yanlış yorumlamaması konusunda açıkça uyarmasıyla İran hükümeti içinde sert bir tepkiye neden oldu. Pezekian itidalden yana olsa da sonuçta liderliğin kararını tamamen destekledi.

Analistler İran saldırısı hakkında ne diyor?

Analistler, İran’ın İsrail ve muhtemelen ABD ile tam ölçekli bir askeri çatışmaya sürüklenmekten kaçınmak için böyle bir hareketten kaçınacağını söyledi. Ancak Tahran’ın saldırgan hamlesi, İran’ın, Ortadoğu’da savaşa dönüşme potansiyeli anlamına gelse bile, müttefiklerine yönelik saldırılar karşısında sessiz kalmayacağını gösterme arzusunun altını çiziyor.

Uluslararası Kriz Merkezi İran Direktörü Ali Vaez, İran hükümeti içinde devam eden baskı göz önüne alındığında bu hamlenin beklendiğini belirtti. Vaez, kararın tehlikeli olabileceğini vurgulayarak, “Cevap verme kararı, İran’ın, yanıt vermemenin maliyetinin İsrail’e yönelik bir saldırı riskinden daha büyük olduğuna inandığını gösteriyor.” dedi.

Shares:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir