Panhellenic Ticari Donanma Kaptanları Birliği (PEPEN) tarafından bu hafta yayınlanan bir raporda, birçok Yunan limanının “harap durumda olduğu ve bazılarının tehlikeli olduğu” uyarısında bulunuluyor.

Raporda, kaptanların özellikle yaz aylarında her gün yüzlerce yolcu taşıyan gemilerin güvenli bir şekilde yanaşmasında karşılaştıkları sorunlar, haritalar ve fotoğraflar kullanılarak ayrıntılarıyla anlatılıyor.

Yeterli park alanı bulunmayan, binlerce arabanın barındığı limanlar, yıllar geçtikçe derinliğini kaybeden ve gemilerin yaklaşmasını hassas bir hale getiren limanlar ve büyük yatların liman girişlerine kontrolsüz yanaşarak limanlara yanaşması anlatılan sorunlar arasında yer alıyor. kruvaziyer yolcularının yaklaşımı “iğneye iplik geçirmeye” benziyor.

Raporda ayrıca limanlarda yolcu bekleme alanlarının yetersiz olduğu, hatta bazı durumlarda hiç bulunmadığı belirtiliyor. Yolcular gölgenin az olduğu veya hiç olmadığı bir yerde uzun saatler bekliyor.

PEPEN, çoğu sorunun far ve sinyal ampullerini değiştirmek kadar basit göründüğünü söylüyor. Ancak güvenlik açısından önemi büyüktür.

Yeni projektörlerin yapımı veya liman havzasının taranması gibi diğer sorunlar çok daha karmaşıktır.

Ama mesele sadece altyapı değil. PEPEN raporu, deniz trafiğinin gözetim ve kontrolünde de sorunların olduğunu gösteriyor.

Yunan adası limanlarına özgü sorunlar

“Paros Parikia limanına yaklaşan gemi sayısındaki kademeli artış, kuzeybatıya doğru yeni mevzilerin genişletilmesini gerektiriyor. Parikia Körfezi’ndeki turist ve gezi teknelerinin trafiğinin düzenlenmesi gerekiyor.

“Yukarıda bahsi geçen teknelerin, mevcut marinaya varacak veya buradan ayrılacak gemilerin dönüş manevralarını gerçekleştirmek için rıhtımlardan ve liman havzasından geçtikleri Parikia Körfezi’ndeki anarşik, düzensiz, zamansız ve sınırsız trafiği çok büyük bir risktir. kazaya neden olmaktan.

Raporda adalar ne kadar küçükse o kadar terkedildikleri belirtiliyor. Kasos Adası’nda güvenli yaklaşma ve yanaşma “son derece istikrarsız ve tehlikeli” olarak tanımlanıyor.

Ancak Kea gibi nispeten orta büyüklükteki adalarda bile sorunlar eksik değil: Kaptanlar iskelenin kuzeye ve güneye doğru genişletilmesinin yanı sıra liman havzasının derinleştirilmesi ve iskelenin aydınlatılması yönünde çağrıda bulunuyor.

Poros için proje, limanın ve adayı Mora Yarımadası’na bağlayan kanalın derinleştirilmesini içeriyor. Ayrıca, “özellikle gemilerin kanaldan geçtiği saatlerde, özellikle kuvvetli rüzgarlar estiğinde risk oluşturan düzensiz trafikten kaçınmak için” deniz trafiğinin daha sıkı kontrol edilmesini de sağlıyor.

Rethymno’da, yüzen malzemeler nedeniyle yıllar geçtikçe sığlaşan limanın derhal taranması gerekiyor.

Salamis Faneromeni’de geminin yaklaşması ve yanaşması tehlikeli kabul ediliyor. Semadirek limanı kuzey rüzgarlarına açık olduğundan büyük gemiler için tehlikeli kabul edilirken, Naxos limanı bakıma muhtaç durumda.

Ancak Santorini gibi ülkenin uluslararası simgesi olan adalarda bile sorunlar çok ciddi: “Gemiler yaklaşamıyorsa ada, batı ve güneybatıdan başka bir rüzgâr bölgesinde alternatif bir çözüm bulmalı”. Limanın kuzeye doğru uzanması, büyük derinliklerden dolayı demirlemeyi etkilemektedir”.

Yunan hükümeti, Ege Denizi ve diğer bölgelerdeki 50’den fazla limandaki durumu iyileştirmek için büyük bir yatırım programı başlattığını duyurdu.

Bunlar toplam bütçesi 324 milyon euro (354 milyon dolar) olan projeler. Ancak eleştirmenler, onlarca yıldır süren ihmalden sonra tahsis edilen fonların yeterli olmadığına dikkat çekiyor.

Shares:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir